Tarlaya ilk, yatağa son giden ol.

Çin Atasözü

Değerli Öğrencilerimiz;

                              Test çözme tecrübesi sınav sonucunu etkileyen en önemli etkenlerdendir. Test tekniğine dayalı sınavlarda başarısızlığın nedeni genellikle bilgi eksikliğinden değil, sorulara yaklaşım tarzından veya soru sitiline alışkın olmamaktan kaynaklanır.

          Çözülen her bir soru tipi öğrenci için bir avantajdır. Sınava hazırlanan öğrencinin çözemediği her sorunun doğru cevabını öğrenmesi gerekir. Sınavdan önce çözülen soruların oluşturduğu bilgi birikimi öğrencinin sınavda başarılı olmasını sağlar.

Test çözmede üç unsur önemlidir.

1. BİLGİ : Derste dersi iyi dinleyerek ve ders çalışılarak elde edilebilir. Tekrar ile pekiştirilir.

2. YORUM: Öğrenilen ve tekrar ile pekiştirilen bilgi ile ilgili düşünce geliştirme veya bilgiye farklı açılardan bakabilme gücünü ifade eder. Ders dışında yalnız başınıza  paragraf sorularını çözerek ve bol bol kitap okuyarak elde edilebilir.

3. Hız: Kazanılan bilgiye ve elde edilen yorum gücüne ait problemlerin zaman kısıtlaması içinde çözülmesidir. Hız ise ancak ve ancak çok miktarda soru çözülerek elde edilir. Her gün belirli miktarda soru çözmeye çalışın. Soru çözmek bir alışkanlık olmalıdır.

Çok soru çözmek aynı zaman dikkatsizlik hatalarının azalmasına yardımcı olur.

Soruları süre tutarak çözün. Çünkü gerçek sınav sadece bilginizi değil bilgi kullanma hızınızı da ölçmektedir.

Yeterince bilmediğiniz ve alıştırma yapmadığınız konularda yanlış yapma olasılığınız çoktur. Bu nedenle konuyla ilgili soruları çözmeden önce o konuyu iyi öğrenmelisiniz. Yani önce konu çalış, sonra test çöz. Soru çözerek öğrenip öğrenmediğinizi kontrol etmiş olursunuz. 

                                Sınavlarda yer alan sorular, zorluk düzeylerine gore 5’e ayrılmaktadır.

                Aynı test içindeki soruların zorluk düzeyleri farklı, ama puan açısından kazandırdıkları farklı değildir. Yani kolay soru ile zor sorunun puanı aynıdır. Bu durumun bilinmesi, test tekniği açısından son derece önemli bir özellik taşır.”Turlama tekniği”ni bilen ve iyi uygulayan dikkatli bir öğrenci, 1. turda normal, kolay ve çok kolay soruları çözerek soruların %70’ini rahatlıkla yapabilme şansına sahiptir. Öğrenci 2. turda yanıtlayacağı sorularla da,   puanını daha da yükseltebilme şansına sahip olacaktır.

                               Önce bildiğiniz soruları yapmaktan başlamak daha sonra bilemediğiniz bazı soruların cevaplarını kendiliğinden bulmanıza yardımcı olabilir.

                             O anda çözemediğiniz ancak daha sonra hatırlayabileceğiniz soruların önlerine (?) koyunuz. Sorunun yanıtı olmayacak seçeneklerin üzerine ya da sonuna (X) işareti koyarak eleyebilirsiniz. Kesinlikle doğru olamayacak seçenekleri yani yanlış olduğuna inandığınız şıkları hemen eleyin. Bu doğru seçeneği hızlı bir şekilde bulmanızı kolaylaştıracaktır.

                           Sınavda üst üste yapamadığınız sorular olduğunda moraliniz bozulabilir. Bu da dikkatsizlik hataları yapmanıza neden olabilir. Böyle zamanlarda soruların hep böyle olmayacağını, kolay ve zor soruların karışık olarak dizildiğini, belki de bundan sonra birçok soruyu çözebileceğinizi kendinize hatırlatın.

                        Testleri sorularını zamanında yetiştirememe kaygısıyla yanıtlamaya kalkmayın. Bu durumda, yanıtlayacağınız, soruların çoğu yanlış çıkacaktır. Bunun yerine dikkatli ve sakin bir şekilde soruları okuyup doğru yanıtlamak yararınıza olacaktır.

                         Her sorunun kendine has özel bir mantığı vardır. Sorunun okunup anlaşılması daha sonra cevabın düşünülmesi gerekir. Kesinlikle soru okunurken cevap düşünülmemelidir. Her iki durumun bir birinden ayrılması gerekmektedir.

                            Önce size verilenleri ve sizden istenenleri iyi belirleyin. Soruya yaklaşırken kendi mantığımızla değil sorunun mantığıyla hareket etmemiz gerekmektedir.  Soru kökünün veya soru metninin uzun oluşu sizin için daha fazla ipucu anlamına gelir. Bu nedenle uzun metinli sorular daha kolay çözülebilen sorular olarak düşünülmelidir.

                            Bütün şıkları okumadan doğru olduğuna inandığınız şıkkı işaretlemeyin. Çünkü bazı sorular sizden en doğru cevabı bulmanızı ister.

                                  Yanlış olduğuna kesin emin olmadıkça, ilk tahminde bulunduğunuz cevabınızı değiştirmeyin.

                          Her deneme sınavı sonunda yanlış yaptığınız soruları gözden geçirin. Hangi tür soruları yapamadığınızı (değildir’li sorular, uzun paragraflı sorular, vb.) araştırın ve bu tür soruları kapsayan testlerden daha çok çözün.

                          Sınav boyunca hareketsiz kalmanız da bedensel yorgunluğa dolayısıyla dikkatsizlik hataları yapmanıza neden olabilir. Bu nedenle göz, sırt, bacak ve kollarınızı sıkıp gevşeterek, gözlerinizi de yine sıkıp gevşeterek ve önce uzağa sonra yakına bakarak (birkaç kez) dinlendirin.

                              Sınavın en çok yanlış yapılan zaman                                      dilimlerinden biri de sınavın ilk 15 dakikasıdır. Çünkü bu zamanlar ısınma süresidir ve genelde en heyecanlı olduğunuz zamanlardır. Bu nedenle ilk 15 dakikada en iyi bildiğiniz, yorumdan çok bilgiye dayanan soruları çözmeye başlamanızı öneririz.

                          Sınava hazırlandığınız en yakın günlerde yanlış yaptığınız soruları görünce üzülmek yerine sevinin. Çünkü böylece her yapamadığınız soruda bir eksiğinizi daha fark edip tamamlama şansınız olacaktır. “İyi ki bu soru sınavda değil de şimdi karşıma çıktı” deyin. Sınavdan önce yanlış çözdüğünüz sorulardan dolayı ümidinizi kaybedip karamsarlığa düşmeyin. Çünkü her yanlış çözdüğünüz soru -şayet doğru çözümünü öğrenirseniz- sizin için bir kazançtır.         

                                       Her sorunun size sınavda sorulabileceğini düşünerek yanıtlamaya çalışın. Çözemediğiniz veya yanlış çözdüğünüz sorunun mutlaka doğru çözümünü öğrenin. Önemli olan testte kaç doğru yaptığınız değil, eksik olduğunuz konuları belirlemektir.

                                  Sayısal sorularda işlemleri mutlaka kaleminizi kullanarak yapın. Hafızanızdan işlem yapmanız sizi zaman zaman hataya götürebilir.

                                    Test çözümünde kodlama da önemli bir yer işgal eder. Soruyu kitapçık üzerinde çözmüş olmak o soruyla olan işinizin bittiği anlamına gelmez. Soruyu doğru çözmek kadar optik forma doğru kodlamak da önemlidir. İşaretlenecek cevap sayısı arttıkça onları kodlarken heyecanlanıp kaydırma yapma ihtimaliniz de artar. Kodlama her sorudan sonra yapılmalıdır. Bu asla bir zaman kaybı değildir. Çünkü kodlama için geçen sürede  hem diğer soruya geçiş için gerekli olan göz ve zihin dinlenmesi sağlanır, hem de bir sonraki soru için gereken psikolojik hazırlık sağlandığı gibi kaydırma yapma riskini de ortadan kaldırırsınız.

1. Soruları çok hızlı okumak. Soruyu yanlış anlamanıza neden olacak kadar hızlı olmaya çalışırsanız ya da seçeneklerin tamamını okumayı bitirmeden cevaplandırırsanız yanlış sayınız artar.

 2. “İki seçenek arasında kararsız kalmak. Böyle bir durumda en iyi çözüm soruya fazla takılmadan diğer soruları çözmek ve sonra dönüp tekrar seçtiğiniz cevaplar arasında karar vermektir.

 3. ‘’Ben bunu biliyorum” diyerek çeldirici seçeneği işaretlemek. Soru kökünü iyi okumadan, ya da seçeneklerin tümünü okumadan doğru cevabı tanıyıp işaretlemek de bazen sizi yanıltabilir. Çünkü bazı sorularda sizden hangi seçeneğin yanlış olduğu istenir. Bazı sorularda da en yakın anlam istenebilir, yani daha doğru seçeneği bulmanız beklenir.

 4.  Sınav anında sınavdaki performansını değerlendirip kaygılanmak. Zor bir soruyu yapamadığınızda artık o sınavda başarısız olduğunuzu ya da yeterince doğru cevabınız olmayacağını düşünüp endişelenerek motivasyonunuzu bozmayın. Sınav anında kaç soru yaptığınızı hesaplamak yerine elinizden gelenin en iyisini yapmaya çalışın. Çözemediğiniz soruları düşünerek stres yapmayın. Her öğrencinin çözemeyeceği sorular mutlaka çıkar.

Not: Yanlış cevaplar, doğru cevapları etkilemeyecek. O yüzden sınavda boş soru bırakmıyoruz…

Ord.Prof. Dr. Ali Fuat Başgil'den Gençlere Öğütler:

1) Çalışmak için müsait vakit ve saat bekleme. Bil ki her gün, her saat çalışmanın en uygun zamanıdır.                                   

2) Çalışmak için müsait yer ve köşe arama. Bil ki her yer, her köşe çalışmanın en uygun yeridir.

3) Çalışmaya oturduğun zaman tıpkı ateş hattında düşmanı gözleyen bir asker gibi uyanık ol ve dikkat kesil; bütün ruhi, bedeni kuvvetinle kendini işine ver.

4) Devamlı ritmik çalış. Her gün aynı saatlerde mutlaka çalışmaya otur.

5) Bir günde ve bir zamanda yapman gereken işi ertesi güne bırakma. Zira her günün derdi de, işi de kendine yeter.

6) Gece yatağına uzandığın zaman, o gün ne yaptığını ve yarın ne yapacağını kendine sormadan uyuma.

7) Hasta ve yorgun değilsen her gün çalış. Ta ki çalışma ihtiyacın körlenmesin ve tekrar çalışmaya koyulmak için zahmet çekmeyesin. Dinlenme bahanesiyle asla boş durma. Boş oturmanın içi, işlemeyen demir gibi, pas tutar.

Ord. Prof. Dr. Ali Fuat Başgil'den çalışmanın kanunları ve başarılı olmanın sırları. Ordinaryüs profesörlüğe kadar yükselmiş birinden başarının yöntemlerini dinlemek sizce de çok inandırıcı ve yol gösterici değil mi? Yukarıdaki kurallara uyabilirsek zamanımızı büyük oranda değerlendirmiş oluruz…

“Hedeflerine ulaşanlar hedefe varmak için mücadele edenlerdir”